26 Aralık 2014 Cuma

Çizim Deneyimi

    Daha önceki yazılarımızdan da deneyimlediğiniz gibi, çizim sanatında gözlemin yerini hiçbir şey tutmamaktadır. Çizmek istediğiniz herhangi bir şeye uzun süre ve dikkatlice bakarken kendi kendinize ne gördüğünüzü sorun. Kendinize gördüğünüz manzarayı, nesneyi yada insanı cevap olarak vermeyin ve gözlem gücünüzü azaltmayın bu sık yapılan bir yanlıştır. Bunun yerine renge, şekle, forma, ana hatlara, dokuya ve de hareketlere dikkat edin. Bunları kendinize kural edinin ve görsel olan her şey için geçerli olduğunu unutmayın. İzlenimlerinizi analiz etmenizde yardımcı olan bu kural aynı zamanda, görme biçiminize de destek olacaktır. Bununla birlikte, neye baktığınızı bildiğinizi düşündüğünüz zaman bile bakmaya devam edin. Hiçbir şey bir kaç saniyeden daha uzun süre aynı kalmaz, sürekli bir devinim içindedir ve değişir hatta baktığınız şey hareketsiz bir form dahi olsa örneğin ışık faktörü ona yeni bir bakış kazandırır. İşin en heyecan verici yanı hiç sıkılmayacak olmanızdır. Her gün gördüğünüz, aynı sandığınız tanıdık sahnelerde dahi sonsuz çeşitlilik bulunur.
    Yaşamın içinden nesneleri resmetmeye başladığınızda, önünüzde duran üç boyutlu görüntüyü kağıda katı, tuhaf, hatalı, sert, ya da orantısız görünmeyecek şekilde aktarabileceğinizi kavramak her zaman zordur. Gerçekten kara kalem çizim işine yeteneğinizin olup olmadığını öğrenmek istiyorsanız, bu alıştırmalardan kaçışınız yok demektedir.
    Nesnelere gerçekten oldukları şekliyle, yani bir şekiller toplamı olarak bakacak ve öyle çalışacaksınız. Nesnelerin şekillerinin yanı sıra nesnelerin arasına sıkışmış şekilleri de fark edeceksiniz. Kara kalem çizimde ya da resimde olsun asla boşluk yoktur, sadece başka diğer ton alanları vardır. Seçtiğiniz nesneleri çalışırken şekillerin birbirine sıkıca geçtiğini bir bağ oluşturduklarını göreceksiniz. Görüntünün tamamına bir bütün olarak ilgiyle ve önyargısız olarak bakın. Her ayrıntıyı fark etmeye çalışın ve bütünün içindeki tek bir parçayı diğerlerinden üstün tutmayın. Çünkü resimde hiçbir parça diğerlerinden üstün değil, hepsi görsel bütününün bir parçasıdır.

Raphael ( Raffaelo Sanzıo) ( 1483 - 1520)

     Çizimlerinde mükemmellik taşıyan Raphael, Filippo Lippi, Botticelli, Michelangelo ve Leonardo Da Vinci nin eserlerini hali hazırda görmüş olsalar bile, çağdaşlarından öte daha da sıra dışı görünmüş olabilir. Kesin, net ve aynı zamanda da hassas bir bütünlükte akan çizgileri aslında onun bir çizer olarak ne denli usta olduğunun göstergesidir. Madonna ve Çocuk formlarının çevre çizgilerini ne kadar kolay çizdiğine ve formu, hareketi ve hatta çizdiği figürlerin duygusal durumunu göstermek için de ne kadar az çizgi kullandığını eserlerinde görebilirsiniz. Gevşek ve serbest çizilmiş çizgileri ilk anda fark ettiğimizden çok daha fazlasını anlatıyor. Uğraşlarınız özgün eserden çok farklı bir sonuç verse bile çizerin basit doğallığını taklit etmeye çalışmaya değer. Özgün olan eserler taklit edilemez; fakat ilk elden çalışarak çizerin çizgi ve kara kalem ton kullanımını nasıl ele aldığını ve kullandığını anlamaya başlayabilirsiniz.

    Michelangelo Buonarroti ( 1475 - 1564)

    Sanat tarihinin aslında belki de en etkili figürlerinden biri; Michelangelo dur. Onun çizimlerini incelediğinizde, çağdaşlarının ve onun izinden giden sanatçıların eserlerine bir bakın; etkisinin ne denli büyük olduğunu görebilirsiniz. Çizer belli başlı özgün teknikler kullanıyor. Kalem ve daha önce bahsettiğimiz mürekkep tekniğiyle yaptığı çizimlerde, stil oldukça serbest ve şekiller en temel halleriyle yer alıyor, bu durum hareket halindeki figürleri anımsatıyor; mürekkeple yapılan çizimlerde ise tebeşir izleri oldukça kaba olsa bile daha çok işleniyor ve izleyenin kostümün karakterini ve cinsini ayırt etmesine yardımcı oluyor. Kara tebeşir kullanılarak çalıştığı ve bu da Leonarda Da Vinci nin kullandığı buharlaşma tekniği olan İtalyancasına; Sfumato denilen teknik; derinin altında bükülen kasların düzenini ve devinimini net bir şekilde aktarıyor. Buradan da anlayabileceğiniz gibi; Michelangelo epey köklü bir anatomi bilgisine sahipti. Canlı çizimlerde neredeyse dokunulabilir bir persfektif ve etki oluşturuyor. İnsan formunda hiçbir boşluk olmadığını, kas tepeleri arasında gölgede kalan çukurlar olduğunu açık ve net bir şekilde resmederek, ustaca gösterebiliyor. Canlı çizimler yapan öğrencilerin bu noktaya önem vermeleri gerekmektedir. Unutmayın ki; özellikler çizimlerinizi daha inandırıcı ve gerçekçi bir hale getirir.

Leonardo Da Vinci (1459 - 1519)

    Leonardo Da Vinci nin bir çizimine baktığımızda, pek çok kişi daha net bir şekilde görebilmek yanı sıra gördüklerini kağıt üzerinde ifade edebilecek teknik ve beceriye de sahip olan, çok yetenekli bir sanatçı görürler. Desenin çeşitli kısımlarının ana hatlarını belirleyen gümüş bir ressam kalemi veya beyaz tebeşir darbelerinin, vuruşlarının ne denli kolay yapıldığını görmekteyiz, bazı vuruşlar keskin, bazıları ise yumuşak hatlardan meydana gelmiş, bazı çizim kısımları var ki; birden fazla çizgiyle yapılan bu darbeler yüzeyin şeklin çerçevesinde döndüğü ve görüntüden kaybolduğu hissi vermektedir.
    Leonarda Da Vinci, ışık ve gölgeyi kendisine ait bir tarzda buharlaşma ismi verdiği yöntemle kağıda aktarıyor; bu teknikte derinlik ve hacmin etkileri koyu ve bulanık gerçekçi tonlarla elde edilmektedir. Koyu, lekeli bölgelerdeki titiz derecelendirme sayesinde tonlardaki aşamalı geçişin nasıl üç boyutlu görünüm sağladığını görmekteyiz.
    Zemin olarak görünen ve gözlerimize inandırıcı bir gerçeklikte gelecek kadar yumuşak ve eşit çizilmiş birbirine yakın çizgiler de boyut etkisini belirtmektedir. Leonardo Da Vinci nin fazlasını değil sadece gerektiği kadarını kağıda dökmesi son derece naif bir yöntem. Bu uzmanlık seviyesine ulaşmak için sayısız tekrar ve çalışma yapmak gerekmektedir. Bununla beraber, teknik çalışmalara devam etmek son derece önemlidir, bu yöntemle bu çalışmalar sayesinde istediğiniz şeyi daha kolay gerçekleştirip, oluşturabilirsiniz... Tekniklerde öncelikle ustalık sağlamak, sonra onları unutmak gereklidir. Bütün bu süreç zaman almaktadır bu yüzden sabırlı bir şekilde çok çalışmak ve çalışmalarınıza odaklanıp, zaman ayırmak gerekmektedir.

18 Aralık 2014 Perşembe

Ustalardan Çizimler Çalışmak...


    Usta ressamlardan yöntem ve tarzlarını körü körüne taklit etmenizi istemiyorum. Sadece gözlem yeteneğinizi sonuna dek kullanarak; Raphael, Leonardo gibi ünlü sanatçıların, eserlerini gözlemleyip analiz etmenizi istiyorum. Çünkü büyük sanatçılar kendilerini çevreleyen dünyayı genel olarak kesinlikle gözlemlerler.
    Yapacağınız alıştırmaların ışığında, vuruşlarınızın uzunluğunu ve şiddetini çeşitlendirerek tekniği nasıl gözlemlerin hizmetinde kullanabileceğinizi anlamaya başlamanızı istiyorum. Çok fazla sayıda alıştırma yaptıktan sonra gözle görülür fark edilir bir etkiyi elde edebilmek için vuruşlarınızın ne kadar ağır, hafif, uzun ya da kısa olması gerektiğini tam olarak algılayabilecek duruma geleceksiniz. Umuyorum ki bu noktaya oldukça hızlı bir şekilde ulaşabileceğinizi de göreceksiniz. Çizim ve resim çalışmanın en önemli getirilerinden biri de görme gücümüzün rafine hale gelmesi ve dünyayı görme biçimimizde normal günlük koşullarda var olan önyargıları ve tarafçılığı bir kenara bırakmaya başlamamızdır.
    Çizim hakkında biraz tarihe dayalı bilgi vermem gerekirse; antik yunan sanatı bilinen en eski örnekler arasında yer almaktadır. M.Ö. yaklaşık olarak 510 yıllarına dayanmaktadır. Antik Yunan vazo çizimleri o kadar sofistike ve zarif ki modern zamanların Picasso' su ya da Matisse' inin elinden çıkmış zannedilebilir; oysa ne Matisse bu kadar kararlı ve kesin çizebilirdi ne de Picasso anatomik açıdan bu kadar doğru ve verimli olabilirdi. Basit, oyma çizgisi kolayca ve hemen yapılıvermiş gibi duruyor ama bu seviyeye yıllar süren çaba ve çalışma sonucunda ulaşılmış olmalı. Üstüne üstlük bu çizimler düz bir kağıt ya da alan üzerine değil bir vazonun bombeli yüzeyine veya çukur bir kabın eğimli yüzeyine uygulanmış. Çizgi kullanımındaki tutumluluk tüm sanat heveslileri için alınacak bir ders olmalıdır. Unutmayın ki çizgiler kararlı ve kesin bu da görüntü kirliliğini yok etmekle beraber, ortaya temiz sanki kalıp çıkarılıp üzerinden çizilmiş gibi profesyonel bir görüntü bırakıyor.

Kendi Dünyanızı Çizmek...


    En güzel alıştırma yöntemi belkide kişinin kendi dünyasından ve yaşamdan görüntüleri düzenli olarak çizmeye çalışmasıdır. Çevrenizdeki nesneleri, insanları, manzaraları, ve detayları çizebilirsiniz. Bu nesnelerin enerjisini ve atmosferini ancak bunlarla kişisel olarak ilişki içerisinde yaşayanlar yakalayabilirler. Fotoğraflar ve hali hazırdaki diğer resimler asıllarının yerini tutamaz en son çare olarak kullanılmalıdır. Yanınızda malzeme olarak, her zaman bir veya iki karalama defteri bulundurun ve bunları mümkün olan her an kullanın. Sürekli olarak bıkmadan usanmadan, azimle taslak çizimi yaparsanız, çizim yeteneğiniz gelişir ve bilenir. Bolca malzeme ve araç bulundurun, kalemleriniz, silgileriniz, kalemtıraşlarınız, mürekkebiniz, tebeşiriniz, farklı özelliklerde çeşit çeşit kağıtlarınız olsun. Tüm çizim çalışmalarınızı içinde taşıyabileceğiniz bir adet çizim çantası da edinin. Her zaman yanınızda bir karalama kağıdı ve altlığı bulundurun. Kağıda dökmek ve anlatmak isteyeceğiniz görüntü ile ne zaman karşılaşacağınızı asla bilemezsiniz, bu durumda görüntüler henüz taze iken anında çizim yapmanız gerekebilir, sonraya bıraktığınız da anılarınız ve görüntüler silikleşecektir. Böylece ortaya o anı yansıtacak bir çalışma çıkmayacaktır. Mesela bir pencereden görünen bir şeyin ya da manzaranın taslağını yapma olasılığı mümkündür ve bu koşullarda çok iyi çalışmalarda ortaya çıkabilmektedir.
    Karakalem veya farklı tekniklerle ama nasıl yapmış olursanız olun. çizimlerinizi bitirdiğinizde en az bir yıl saklayın. Aradan geçen bu süre içerisinde eski çizimleriniz güçlü ve zayıf yanlarını daha nesnel bir şekilde görebilir ve hangi çizimlerin iyi, hangilerinin kötü olduğu hakkında net bir görüşe sahip olabilirsiniz. Yaratım anının heyecanı içindeyken yarattığınız eserin, yaptığınız çalışmaların iyi mi yoksa kötü mü olduğunu bilemezsiniz. Elde ettiğiniz sonuç sizin için çok değerlidir. Zaman geçtikçe yaptıklarınıza daha nesnel bakabilir ve daha net bir yargıya varabilirsiniz.
    Yarattığınız eserlerinizi ve çalışmalarınızı bir portföy halinde toplayın ve ara sıra çizimlerinizi çerçeveletin. Sürekli eserlerinizi sizin de görmeniz eksiklikleri ya da farklılıkları keşfetmenize yardımcı olacaktır. Çalışmalarınızı görmek isteyen birileri olursa, hali hazırda gösterebileceğiniz eserleriniz olsun. Yaptığınız çalışmaları insanlara göstermekten ve eleşriri almaktan korkmayın. Unutmayın ki aldığınız her eleştiri ve yorum sizin kendinizi geliştirmenize ve bir adım daha ilerlemenize katkı sağlayacaktır. Ayrıca genel anlamda bakıldığında da insanlar çizimleri her daim ilgi çekici bulurlar. Çizerken eğlenin, mutlu olun ve görsel dünyadaki araştırmanızdan keyif alın.
    Yaşam içinden, kendi dünyanızı çizmenizin mümkün olmadığını düşünüyorsanız, çizim çalışmalarınız için kendi çektiğiniz nesne ya da sahne fotoğraflarını kullanın. Bu yöntem başkalarının çektiği fotoğrafları kullanmaktan daha iyi ve yaratıcıdır. Çünkü, görsel belleğiniz size bu fotoğrafı çekerken hangi görüntüyü yakalamak istediğinizi hatırlatacaktır. Böylece kafanızda daha net bir kompozisyon belireceğinden çalışmanız daha etkileyici olacaktır.
    Çizim dünyasındaki en önemli değerlerden biri de basitliğin önemidir. Çizim sanatında başarı elde etmeniz için sofistike, fantastik ya da karmaşık bir yaklaşıma ihtiyaç yoktur. Kendinizi geliştirip belirli bir seviyeye ulaştıktan sonra siz zaten sınırlarınızı, tarzınızı kendiniz belirleyeceksiniz. Kendinizi geliştirmek adına çizimlerinizde çoğu zaman aynı şeyi yapmaya çalışın bir süre sonra baktığınızda ne kadar geliştiğini göreceksiniz.

Karakalem Çizimin Gizemli Dünyasına Hoşgeldiniz...


    Çizimin gizemli dünyasını keşfetmeye hoşgeldiniz. Burada karakalem çizimin yöntemleri, incelikleri, çalışmaları, vb gibi bir çok farklı bakış açısı sağlayarak sizleri geliştirecek konularda bilgiler bulacaksınız.
    Anatomi ve perspektif gibi konu başlıkları, hareket kavramını resmetmenin zorluğu sebebiyle biraz daha ayrıntılı ele alınmaktadır. Çizim Dünyasında işe; Çizgi ve Stil gibi konuları açıklamayla başlamak gerekirse, canlı bir stil duygusu çizgilerden meydana gelmiş bir çizimi bile göz çarpan bir duruma getirebilir. Mesela, helenik döneme ait bronz figürlerin doğasında bulunan basitlik yinede onu birinci sınıf bir özgün tasarım olmaktan alı koyamıyor. Çizim yapmanın ilk kuralı iyi bir gözlem ve sürekli pratik yapılmasıdır. Gördüğünüz her nesneyi, her çizimi çizmeye çalışmak ve taklit etmek özgünlüğe gidecek yolda atılan ilk adımdır.
    Basit çalışma teknikleri ve stilleri sizi nispeten daha uygun ve kolay gelecek ancak, diğerlerini öğrenmek için de azimli bir şekilde çalışmak başlangıç için yeterli olacaktır. Bu stillerin bazılarını hemen kavrayamamanız doğal, bu konuda endişeye kapılmamalısınız. Bu stilleri ve teknikleri, dünyanıza yeni doğan bir güneş gibi alışılması gereken yeni bir düzlem olarak hayal edin. Akademik kariyeriniz ne olursa olsun, eğer çizim yapmayı gerçekten istiyorsanız zekanızı kontrol etmeli ve yaratıcı olmalısınız. Sadece yeni bir tekniği deneyerek, kullandığınız yöntemlerde de büyük ilerleme kaydedeceğinizi göreceksiniz. Zor g,b, gözüken alıştırmalara çalışarak yeteneğinizi geliştireceksiniz. Bu alıştırma yöntemlerini başarılı ile yapmaya başladığınızda, kendinizi tebrik ederek yolunuza emin adımlarla devam edin. Unutmayın ki; beceri kademenizi yükseltecek olan en önemli şey, sizin kendinize olan güveninizdir.
    Sanat yaşamın içindeki eşsiz ve mükemmel bir parçadır. Çizim sanatı da resim ve heykeltıraşlık için bir temel niteliğindedir. Sanata ne kadar derinden bağlanırsanız, toplumunuzun kültürel dünyasına o kadar çok katkıda bulunmuş olursunuz.
    Farklı tekniklere biraz giriş yapmamız gerekirse, öncelikle farklı materyallerle yapılan çalışmalardan bahsetmek gerekir. Örneğin çizim dünyasında tebeşirle farklı etkiler yakalamanız mümkündür. Titizlik renk tonlamaları üzerinde oynayarak, estetik değerin farkına varmanızı sağlayacak çizimler oluşturabilirsiniz. Ton çizgilerinin çoğunluğunu aynı yönden vererek çalıştığınızda ise; eserinizde ki figürlerin, inandırıcı ölçüde masküler görünmesini sağlayabilirsiniz.
Eskiden okullarda resim derslerinde de çalıştırılan teknikler arasında yer alan fırça ve mürekkep ile de farklı etkiler yaratabilirsiniz. Mürekkebi incelterek, tonlamalar, gölgeler sağlayabildiğiniz gibi mürekkebi daha koyu kullanarak daha belirgin ve iddalı eserlerde yaratabilirsiniz.